« Home | The Game of Life » | Go go go... » | New Sheriff in Town » | Sweet Home » | What happened? » | Marilyn Monroe » | is basa dusunce » | Grading Time: Terrorist-Intacto-Incantato » | non-sense » | Ucuz can pazari »

Fighters fight


Rocky: 1976;
Rocky II: 1979;
Rocky III: 1982;
Rocky IV: 1985;
Rocky V: 1990;

Ve sonunda...

Rocky Balboa: 2006.

Rocky'nin hikayesi nostaljik geridonuslerle devam ediyor. Bu yeni film sayesinde, anilari tazelenen sadece Rocky'nin kendisi degil, bizler de biraz da. Rocky'nin fantastik ip atlama sanatini seriyi izleyen hangi zihin unutabilir? Tamam soguk savas doneminde Sovyet boksorle dovusmesi elestirel zihinlerde Hollywood politics sendromunu atesleyici etkiye sahipti, ama yine de o sibiryanin karlarinda bata cika en ilkel araclarla calismasi hangimizin icindenki kahramani uyandirmadi ki? En son antremani resimdeki meydanin merdivenlerini son surat tirmanip iki kolu havada kendi ekseni etrafinda ziplamak olan kahramanimiz, cok ofkelendigi zaman arabasina atlayip surat yapiyordu "the eye of the tiger" esliginde. Aa evet dimi, evet tabi. Urkek ve cekingen Adrian'a olan aski da cok gercekciydi mesela, birbirlerine cok uyan bir cift, sade ve gosterissiz. Oyle basit bir kisilik de degil Rocky; Italyan aygirinin o savasci goruntusunun altinda yatan dingin ruh, ofkeli sozleri buyuk bir olgunlukla sakince dinlemesi ile kendini aciga vuruyordu mesela. Duygusal olarak derin bi kere, oyle sadece basit bir dovuscu degil iste, van damme'dan fazlasi var Rocky'de.

Her halukarda, her boyutta kum torbalarini acimadan dovmesini, bitmez tukenmez hirsini, yikilip yikilip yerden kalkamasini, tek elle sinav cekmesini, horoz yakalayarak yaptigi hiz artirma antremanlarini, 'coach'uyla sado-mazo hoca-ogrenci iliskisini, Adrian'a karsi bitmeyen sadaket dolu askini, ne zaman patlayacagi belirisiz volkan gibi birden ortaya dokuleveren ozlu sozlerini hatirlamak icin bile izleyin derim ben bu son Rocky'i. Yasli Rocky'imiz ile genc Rocky'imiz arasindaki yegane fark, dovuscumuzun zaten yamuk olan cenesinin iyice ayarini kaybetmesi. Hani filmlerdeki kahramanlarla ozdeslesip bi sure kendi iclerinde onlari yasatan cocuk seyirciler vardir ya, ben biraz onlardanim. Hic bi zararini da gormedim. Cenem hala cok sekilli mesela.

Iyi tamam, bi Fellini degil izlediginiz, gerekmiyor ki de zaten.

Post a Comment

a href="http://www.justforeignpolicy.org/iraq/iraqdeaths.html">Just Foreign Policy Iraqi Death Estimator