Perhaps perhaps perhaps
Voltaire ne demis, iyi demis:
When a diplomat says "yes", he means "perhaps";
When he says "perhaps", he means "no";
When he says "no", he is not a diplomat.
When a lady says "no", she means "perhaps";
When she says "perhaps", she means "yes";
When she says "yes", she is not a lady.
(Quoted, in spanish, in Escandell 1993).
Tabi bu lafin altindan 200 kusur sene nehir akti. Artik kadinlar ne dusunuyorlarsa direkt soyluyorlar serefsizim. Diplomatlar ayni diplomat.
Bi de su var: annen aldatinca kadinlara guvenini kaybediyorsun da, baban aldatinca erkeklere guvenini neden kaybetmiyorsun bre deyyus (lafim Binbir Gece'deki keltos mavi gozluye, o kadinlara inancini bu yuzden kaybetmisti dimi, yanlisim varsa ara!).
When a diplomat says "yes", he means "perhaps";
When he says "perhaps", he means "no";
When he says "no", he is not a diplomat.
When a lady says "no", she means "perhaps";
When she says "perhaps", she means "yes";
When she says "yes", she is not a lady.
(Quoted, in spanish, in Escandell 1993).
Tabi bu lafin altindan 200 kusur sene nehir akti. Artik kadinlar ne dusunuyorlarsa direkt soyluyorlar serefsizim. Diplomatlar ayni diplomat.
Bi de su var: annen aldatinca kadinlara guvenini kaybediyorsun da, baban aldatinca erkeklere guvenini neden kaybetmiyorsun bre deyyus (lafim Binbir Gece'deki keltos mavi gozluye, o kadinlara inancini bu yuzden kaybetmisti dimi, yanlisim varsa ara!).
ben diziyi sadece birkez izleyebildim ama annemin anlattigina gore, Annesi aldatilmis..kisacasi babasi aldatiyo diye kadinlara guvenini yitiriyo galiba.. uydurmus ve sacmalamis da olabilirim.. bilemicem..bi kere izlemeyle boyle bi asparagaslik oluyo..
ama, Voltaire'in sozune bayildim.. kadinlar da arada kaldilar artik..evet deseler hafif sayiliyolar, belki derlerse pasif deniliyo..zor valla bizim de isimiz..
Posted by Tugc | 1:37 AM
o keltos aaaliye isimli dizide oynayan kotu kisi degil mi. aha, yine aaaliyenin muzigi geldi kulagima. allah belalarini versin be. nasil bourdieu okuycam ben simdi. kirac muzigi biraksin. bir de kayahan da biraksin. bourdieu muzige baslasin. ne diyorum ben yahu.
Posted by dearjune. | 3:54 PM
hosgeldin tugce. eger durum annenin anlattigi gibiyse turk televizyonculugunda bi senaryo devrimi olmus demek ki. baba aldatiyo, fatura anneye ha, wow! :)) bi de su var: kadinlarin isi ezelden beri zordu zati...
francois, kirac biraksin da kayahan birakmasin: seni versinler ellereee, beni vursunlarrr. bourdieu oku iyi guzel, hem sonra bana da ogret bakim, neymis bu habitus. "ortam motram" demek galiba dimi?
Posted by QM | 2:33 AM
kayahan da biraksin be! ne o oyle atin beni denizlere falan. kac yasina geldi amca. zaten gul gibi kizi da kapatti.
sen habitus'u bosver. bak ben simdi bogazici'ndeyim. sosyetee kantininde. onumde iki kiz bagira bagira konusuyor. donk diye kafalarina vursam cok mu kaba olurum. ilgi manyagi kadinlar. illa seslerini butun kantine duyurucaklar. herkes donup bakacak falan. hic hos seyler degil bunlar. freud olsaydi ortamda rencide ederdi bu kizlarimizi. neyse, birinin saclari guzel aslinda. hmm.
Posted by dearjune. | 2:48 PM
bogazici'nde mi? uhu uhuu. beraber gitcektik hani senle, artik yaza gideriz bakalim. o kizlarin sacini basini yolsaydin. e bi de senin sosyetede ne isin var, sosyolojik gozlem mi yapiyorsun. orta kantine gecseydin ya.
Posted by QM | 5:04 AM
hay agzini opeyip QM ya, babasi annesini aldatiyo diye kadinlara dusman olana kadar erkeklere olsana sıkıysa? zaten o sehrazad kadini da oglum hasta yrine annem hasta veya kardesim hasta dese bu insanlar yardim etmeyecekler miydi? oglum oldugunu soyleyemem, o halde yatalim. ahahah :)
sevgiler.
Posted by MeliS | 12:16 PM
orta kantinde wireless bulamadim. o sebepten. ne sosyolojisi ne gozlemi kuzum.
ya, bi de, su asagdaki kitap-muzik onerilerini bir degistirsen artik. bu kadar da tembel olunmaz ki!!!
Posted by dearjune. | 1:07 AM
dimi ama melis ya, haksiz miyim yani isyanimda? :)
francois'im degistirdim, buyrunuz iste. ben onu tamamen unutmusum, iyi ki hatirlattin, artik daha duzenli olucam soz.
Posted by QM | 7:11 AM
QM, şaka gibi, dün geceki bölümde sanki bizi okumuşlar da "allaaah hemeen bişi eklemeliyiz" demişler gibi, bir de bu onur efendinin eski sevgilisinin bunu aldattığını öğrendik. yani zaten babasının kanına giren kadına düşman, e bi de bu kadın, e haklı adam aaaaaa eueheheuehehe
Posted by MeliS | 11:50 AM
QM'cim Frankfurtcuyuz galiba, dur bir sonraki kitabı tahmin edeyim: Illuminations?
Posted by ilsabutler | 2:30 PM
ahahaha demek o kadar etkiliyiz melis haa:)) artik yazdiklarimiza dikkat edelim biz de, sosyal sorumlulugumuz var burda. ey yaratici turk medyasi, siz de korkun bizden. :))
ilsa'cim frankfurt damari da var tabi, "elestirel teori" diyorlar ya ondan iste. ama viyana damari da var mesela, ordan pozitivizme gidiyor, onlar da ayri guzel. bi de marksizm+pozitivizm diyenler var, misal: otto neurath, onu da ayri severim. herkesi de seviyor muyum ne, "bence sen de haklisin" :))
Posted by QM | 3:31 AM
peki ya castin timbirleyk'e ne demeli. haydi simdi butun eller havaya disinda. hihi.
hepsini birak. bourdieu var. alanlara kosalim diyor. castin de gelebilir cani isterse.
Posted by dearjune. | 9:30 PM
francois, castin'in nesi var kaymak gibi cocuk :) biz senin gibi "profesyonel muzik dinleyicisi" degiliz, kusura bakma yani. bourdieu -mekani cennet olsun- kossun alanlara, gelicem ben de soz.
Posted by QM | 9:53 AM
Post a Comment